Kaz Dağları’na Termik Santral Projesine Durdurma Kararı Çıktı

Kaz Dağları’na yapılmak istenen termik santral projesi mahkemede durduruldu. Santral tarımı, doğal yapıyı bozacağı ve antik Priapos kentine yakınlığı gerekçesiyle tepki çekiyordu. Çanakkale Biga’ya bağlı Karabiga beldesinde yapılmak istenen termik santral, mahkeme tarafı...

Kaz Dağları’na Termik Santral Projesine Durdurma Kararı Çıktı (9 Ağustos 2013)

Kaz Dağları’na yapılmak istenen termik santral projesi mahkemede durduruldu. Santral tarımı, doğal yapıyı bozacağı ve antik Priapos kentine yakınlığı gerekçesiyle tepki çekiyordu.

Çanakkale Biga’ya bağlı Karabiga beldesinde yapılmak istenen termik santral, mahkeme tarafından durduruldu. Radikal’den Serkan Ocak’ın haberine göre, Çanakkale İdare Mahkemesi, Kaz Dağları silsilesine ve Priapos antik kentinin yanına yapılmak istenen termik santralin tarım arazilerine, insan yaşamına, yerleşim yerlerine zararı olacağı gerekçesiyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca verilen ÇED olumlu kararını oybirliğiyle geçersiz kıldı.

Kararda santralin çevreye vereceği zararlar bilirkişi raporuna atıf yapılarak vurgulandı.  Çevre platformu üyelerine göre bu kararın ardından bölgeye termik santral için tek bir çivi bile çakılamaz. Devletin bir enerji politikası olduğunu vurgulayan Karabiga Belediye Başkanı Muzaffer Karataş’a göre ise ‘santral, eksiklikleri tamamlandıktan sonra’ yeniden devam edecek. ÇED raporu mahkemede iptal edilen santralin yanı sıra Kaz Dağları’nda 7-8 termik santralin daha yapılmak istenmesi ise bölgede gerginlik konusu.

Dünya mirasına kömürlü santral!

Karabiga beldesinde CENAL Elektrik tarafından kömürle çalışacak enerji santrali, liman, kül depolama sahası ve derin deniz projesi yapılmak isteniyor. Milli park alanları ve dünya mirası Kaz Dağları’nın bulunduğu bölgeye yapılmak istenen termik santral bölgede protesto ediliyor.  Madra Dağı ve Kaz Dağı Belediyeler Birliği Başkanı Cahit İnceoğlu, Ziraat Mühendisleri Odası Çanakkale Şube Başkanlığı ile Biga Çevre Derneği santrala verilen ÇED olumlu kararının durdurulması istemiyle dava açtı. Geçen yıl açılan dava 19 Temmuz 2013’te sonuçlandı. Oybirliği ile bakanlık tarafından santrala verilen izin durduruldu.

Kararda, Anayasanın 35’inci Maddesi’ne göre herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşam hakkına sahip olduğu hatırlatılarak termik santralin neden o bölgede kurulmaması gerektiği tek tek anlatıldı. Kararda “Dava konusu işlem kapsamında, termik santralin yapımına başlanılması ve işletmenin çalışmaya geçmesi durumunda, çevreye olacak etki ve yapılan yatırımlar açısından telafisi güç ve imkânsız zararlar doğacağı açıktır” denildi.

Kararda iki inşaat, bir ziraat, bir çevre mühendisi ile bir arkeolog tarafından bölgede yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde hazırlanan rapora da atıfta bulunuldu. Bilirkişi raporunda santralin tarım ve hayvancılık açısından uygun olmadığı, santralin kurulması için belirlenen yerin hemen yakınında Priapos antik kentinin bulunduğu, santralın yerleşim yerlerine en az 1 kilometre uzaklıkta olması gerekirken 200-300 metre uzaklıkta olduğu, santralın zeytin ağaçlarını nasıl etkileyeceği konusunda ÇED raporunda bilgi olmadığı vurgulanmıştı.

Kararda ayrıca termik santralin antik kentin kalıntılarına zarar vermeyecek olmasına rağmen, inşaat ve işletme aşamasında deniz suyuna ve deniz canlılığına, yerleşim yerlerine, tarım arazilerine, insan yaşamına telafisi güç zararlar vereceği belirtilerek, bakanlık tarafından verilen ÇED olumlu kararının yürürlüğü durduruldu.  Mahkeme kararının yanı sıra, termik santralin yapılacağı bölgede başka bir keşif daha yapıldı.

Ruhsatsız faaliyete baskı yapıldı

3 Haziran 2013’te santralin yapılacağı alana giden iki uzman 250 bin metrekarelik alanda inşaat ve hafriyat yapıldığını tespit etti. Ruhsatsız ve kaçak denilen bu faaliyet de Asliye Hukuk Mahkemesi’ne bildirildi.

“Evimizin dibinde santral istemiyoruz”

Karabiga çevre platformu dönem sözcüsü Aslı Badem: Martta inşaat başladı. 10 gün sonra ruhsatsız inşaat faaliyeti yapıldığına dair suç duyurusunda bulunup mahkeme kararıyla durum tespiti yaptırdık. İmar planlarına aykırı hareket etmekten de ruhsatsız çalıştırmaktan dolayı sorumluların cezalandırılması için ayrı bir dava açtık. Evimizin dibinde Kaz Dağları gibi çok önemli bir bölgede termik santral yapılmasını istemiyoruz.

Kaz Dağları’na 8 termik santral birden….

CENAL enerjinin ithal kömürlü termik santrali 1320 megavat gücünde. Çevre Platformu’nun eski sözcüsü Hicrin Nalbantoğlu’nun verdiği bilgiye göre “Kaz Dağları’nın da bulunduğu 30 km çapındaki bölgede bu santral gibi 7-8 kadar santral daha planlanıyor. Santralların toplam kapasitesi 14 bin megavat gücünde. Türkiye’nin toplam enerji kapasitesi 50 bin megavatın biraz üzerinde.”

“Karar emsal teşkil ediyor”

Çanakkale Çevre Platformu Eski Sözcüsü Hicrin Nalbant: Mahkeme kararının ardından santral kurmak için artık bir tek çivi bile çakılamaz. Biz bu santrala yöredeki yaşam kalitesini düşüreceği için karşıyız. Havaya, suya, denize, çevreye geri dönüşü güç zararlar verildiği için mahkeme tarafından durduruldu. Karabiga’ya giderek mahkeme kararını basın açıklamasıyla duyurduk. Ayrıca ruhsatsız kaçak inşaat yapımıyla ilgili suç duyurusunda bulunduk. Ve bunu da tespit ettirdik. Karabiga Belediye Başkanı önceden bu projeye karşıyken, sonradan taraf olmaya başladı. Ayrıca belediye santrala yasal olmayan destek veriyor. İmar izni iptal olduğu halde inşaat devam etti. Belediye, inşaatı mühürlemesi gerekirken mühürlemedi. Belediye yargının istediği belgeleri dahi yargıya ulaştırmadı. Bu mahkeme kararı, burada yapılması planlanan diğer termik santrallarla ilgili de emsal teşkil ediyor.

“Nasıl idare edeceğiz…”

Karabiga Belediye Başkanı Muzaffer Karataş: Ruhsatsız çalışıyorlardı ancak şu an ruhsat aldılar. Santralın iki aşamada sorunu vardı. Kül depolama sahası yakın bir yerdeydi. 3 kilometre uzağa götürdüler. Onunla ilgili süreç devam ediyor. Beton santrali de uzak bir bölgeye kurulacak. Projede yakın görünüyordu. Bu iki aşamada sıkıntı vardı. Giderildiğinde inşaat çalışmaları devam edecek. Tarım alanlarına mesafesi zaten uzak. 200-300 metre yakınında birkaç yazlık ev var. Onun dışında yerleşim yerlerine uzak bir bölge. Devletin bir politikası var. Karşımızda bir irade var. Yasa da destekliyor. Bize çok fazla bir şey düşmüyor. Nasıl idare edeceğimizi şaşırdık. İsteyenler olduğu gibi, istemeyenler de var. İş beklentileri var. Bölgeye katkı sağlayacağını düşünüyorum.

Hürriyet