3700 yıllık Babil tableti ile matematikte bilinen tüm ezberler bozuldu

Şifresi çözülen 3 bin 700 yıllık tablet, trigonometrinin Yunanlılar tarafından değil, onlardan yaklaşık 1000 yıl önce Babiller tarafından bulunduğunu ortaya koydu Avustralya'da New South Wales Üniversitesi'nde yapılan çalışmaya göre, Babil...

3700 yıllık Babil tableti ile matematikte bilinen tüm ezberler bozuldu (26 Ağustos 2017)

Şifresi çözülen 3 bin 700 yıllık tablet, trigonometrinin Yunanlılar tarafından değil, onlardan yaklaşık 1000 yıl önce Babiller tarafından bulunduğunu ortaya koydu

Avustralya'da New South Wales Üniversitesi'nde yapılan çalışmaya göre, Babil Uygarlığı 3 bin 700 yıl önce bugün kullanılan trigonometriden daha gelişmiş ve pratik olanını icat ettiler. 

Modern trigonometrinin Antik Yunan Dönemi'nde çözüldüğü biliniyor. Yürütülen araştırmaya göre ise Babiller 3 bin 700 yıl önce daha kolay ve pratik trigonometriyi kullanıyordu.

Şaşırtıcı iddia ise Babil Uygarlığı'ndan kalma 3 bin 700 yıllık bir tablete dayandırıldı. Plimpton 322, adı verilen tablette yer alan denklem, Babillerin, Yunan filozoflarından çok daha önce trigonometriyi bulduklarını gösterdi.

İnsanlığın beşiği olan Mezopotamya'daki kent, Dünyanın Yedi Harikası'ndan biri olan Babil'in Asma Bahçeleri ile ünlü. Çalışmada yer alan ünlü matematikçi Daniel Mansfield de bu bölgedeki mimarinin trigonometri ile bu kadar gelişmiş olabileceğini öne sürüyor.

Mansfield, Plimpton 322 adı verilen tabletin saray, tapınak veya basamak piramitleri oluşturmak için güçlü bir araç olduğunu savunuyor.

Tabletin Keşfi

Plimpton 322, Irak'ta 1900'lerin başında, Indiana Jones karakterinin esin kaynağı olan arkeolog, diplomat ve antika satıcısı Edgar Banks tarafından keşfedildi. Ancak Plimpton 322'nin sol kenar kırık olması, çalışmaları yavaşlatacağı için problem olarak görülüyor.

Hipparchus Trigonometrinin Kurucusu Biliniyordu

M.Ö. 120'de yaşayan Yunan filozof Hipparchus, geleneksel olarak trigonometrinin kurucusu olarak biliniyor. Ancak Plimpton 322'deki trigonometri, Hipparchus çalışmalarından 1.000 yıl öncesine dayanıyor.

Çalışmada yer alan Profesör Norman Wildberger tablet ile ilgili şu açıklamalarda bulundu:

"Plimpton 322 sadece modern matematik araştırmaları için değil, aynı zamanda matematik eğitimi için yeni bilgilerin önünü açıyor. Plimpton 322 ile daha basit, daha doğru bir trigonometri görüyoruz."

İNSANLIK TARİHİNDE ÖNEMLİ BİR UYGARLIK: BABİLLER

Babil, Mezopotamya'da adını aldığı Babil kenti etrafında M.Ö. 1894 yılında kurulmuş, Sümer ve Akad topraklarını kapsayan bir imparatorluktur. Babil'in merkezi bugünkü Irak'ın El Hilla kasabası üzerinde yer almaktadır. Kuzey Babil Devleti ise, Şırnak ilinin İdil ilçesi güneyinde Babil köyünde kurulmuştur. Babil halkının büyük bir kısmı Sami asıllıdır.

Sümer yazısı bilinen en eski yazıdır. Sümerler, kil tabletleri üstüne yazı yazdıktan sonra pişirirlerdi. Arkeolojik kazılar sırasında bazıları 5000 yıllık olan binlerce tablet bulunmuştur. İlk yazı karakterlerini resimler oluşturuyordu. Bu resimler, yavaş Babillerin ve Asurluların kullandıkları çivi yazısına dönüştü. Bu yazı biçiminde kavramları belirtmek için köşeli simgeler kullanılırdı. Bulunan tabletlerin üzerindeki yazılar din, matematik, yasalar, bilim ve başka konulara ilişkindir. Matematikte açılar konusunda bir tam dönüşü 60 birime bölmüşlerdir.

Kur’an’da ve Tevrat’ta söz edilen ve dünyanın birçok bölgesinde yerel efsanelerde de bahsi geçen, tanrıya ulaşmak için inşa edilen ‘Babil Kulesi’ ile dünyanın yedi harikasından biri olan ‘Babil'in Asma Bahçeleri’nin günümüze kadar ulaşan izleri efsaneleri canlı tutmaktadır.

Babil'in Asma Bahçeleri, Dünyanın Yedi Harikası'ndan biridir. MÖ 7. yüzyılda Babil Kralı Nebukadnezar tarafından yaptırılmıştır. Babil'in çorak Mezopotamya çölünün ortasında; ağaçlar, akan sular ve egzotik bitkilerin bulunduğu çok katlı bir bahçedir. Coğrafyacı Strabon'un 1. yüzyıldaki tanımına göre:

"Bahçeler birbiri üzerinde yükselen kübik direklerden oluşuyordu. Bunların içleri çukurdu ve büyük bitkilerin ve ağaçların yetişebilmesi için toprakla doldurulmuştu. Kubbeler, sütunlar ve taraçalar pişmiş tuğla ve asfalttan yapılmıştı. Yüksekteki bahçeleri sulamak için Fırat Nehri'nden zincir pompalarla su yukarılara çıkarılıyordu. Bu şekilde üst seviyelere taşınan su, bahçeleri sulayarak teraslardan aşağıya doğru akıyordu"

Söylenceye göre, Nebukadnezar bu yapıyı sıla hasreti çeken karısı Semiramis için yaptırmıştır. Semiramis, Medes kralının kızıdır. Mezopotamya'nın düz ve sıcak ortamı onu bunalıma itmiş, kral da karısının hasretini sona erdirmek için yapay dağların olduğu, suların aktığı yemyeşil bir bahçe yaptırmıştır. Bu yüzden bazen Semiramis'in asma bahçeleri olarak da anılır.