Şili’de sadece 8 kişinin hayatını kaybettiği 8,3 lük deprem İstanbul’da olsaydı…

KAMİL ERYAZAR Şili’de meydana gelen 8,3 büyüklüğündeki depremde ilk belirlemelere göre sadece 8 kişi yaşamını yitirdi, 20 kişi de yaralandı. Benzer büyüklükteki bir deprem İstanbul’u yok edebilirdi. Amerikan Jeolojik Araştırma Merkezi&#...

Şili’de sadece 8 kişinin hayatını kaybettiği 8,3 lük deprem İstanbul’da olsaydı… (17 Eylül 2015)

KAMİL ERYAZAR

Şili’de meydana gelen 8,3 büyüklüğündeki depremde ilk belirlemelere göre sadece 8 kişi yaşamını yitirdi, 20 kişi de yaralandı. Benzer büyüklükteki bir deprem İstanbul’u yok edebilirdi.

Amerikan Jeolojik Araştırma Merkezi'ne (USGS) göre, merkez üssü başkent Santiago'nun 228 kilometre kuzeyi olan 8,3 büyüklüğündeki deprem, 25 kilometre derinlikte meydana geldi.

Deprem sonrası oluşan Tsunami dalgaları Şili'deki bazı kasabalara vururken, halktan kıyı şeridini terk etmeleri istendi. Reuters'ın haberine göre; Şili donanması, Coquimbo kasabasına vuran dalgaların boyunun 4,5 metreye ulaştığını duyurdu. Kıyı kentlerinde yaşayan 1 milyon kişi tahliye edildi. Yapılan tsunami alarmı, günün ilerleyen saatlerinde kaldırıldı.

Depremin ardından, biri 7 büyüklüğünde olmak üzere 6'nın üzerinde dört sarsıntı daha meydana geldi. Artçı sarsıntılar devam ediyor.

Şili İçişleri Bakanlığı, depremde ilk belirlemelere göre sekiz kişinin hayatını kaybettiğini, 20 kişinin de yaralandığını açıkladı. Bakanlıktan yapılan açıklamada ayrıca 2010 yılındaki depremde büyük zarar gören Santiago'nun güneyindeki Constitucion bölgesinde yer alan hastane ve hapishanedekilerin tahliye edildiği ifade edildi.

Ülkede 2010 yılında gerçekleşen 8,8 büyüklüğündeki depremde 500'den fazla kişi hayatını kaybetmişti. Yaklaşık 220 bin evi yıkan 2010 depremi, Dünya'nın eksenini kaydırarak, bir günün 1.26 mikrosaniye kısalmasına neden olmuştu.

NEDEN CAN ve MAL KAYBI AZ?

Geçmişteki yıkıcı depremlerin acısını fazlasıyla hisseden Şili, dünyada Japonya’dan sonra depreme en hazır ikinci ülke.Dersine iyi çalışması,can kaybının çok az sayıda kalmasını sağladı.

Dünyada kayıtlara geçen en büyük deprem de 1960 yılında Şili'de yaşanmıştı. 9.5 büyüklüğündeki deprem, 2 bin 200-5 bin 700 arasında can kaybına neden olmuştu.

Bu depremden ders çıkaran Şili, yaptığı güçlendirme çalışmaları ve uygun bina yapımıyla, yaşanabilecek yeni felaketleri hazırlıklı karşıladı.

Güvenlik güçleri ve yardım ekiplerinin deprem konusunda eğitildiği ülkedeki binalara ilişkin deprem kodları çok sıkı uygulanıyor. Şehir planlamasının iyi yapıldığı Şili'deki kentlerin altyapısı da çok güçlü. Yollar ve hastaneler felaket senaryolarına uygun planlanmış durumda.

Uzmanlara göre, Şili'nin yaşanan son depremden 2010'dakinden çok daha az hasarla çıkması, ülkenin geçen beş yıl içinde dersine çok daha iyi çalıştığını gösteriyor.

ABD Jeolojik Araştırmalar Merkezi'nden jeofizikçi Susan Hough, "Depremin etkisi, biraz gayrimenkul gibidir: Aslolan, konumdur… Ama şurası gerçek ki, Şili depreme hazırlıklı olmak ve risk azaltımı konusunda dünyanın birçok ülkesinin önünde. Farkı yaratan da bu" diye konuştu.

İSTANBUL’DA OLSAYDI…

Herkesin hatırlayacağı gibi 17 Ağustos 1999’da meydana gelen 7,5 büyüklüğündeki Marmara depreminde resmi rakamlara göre 18.373 kişi hayatını kaybetmiş, 48.901 kişi de yaralanmıştı.

Üzerinden tam 16 yıl geçti ama ne yazık ki tehlike geçmedi ve her geçen gün daha da yaklaşıyor. Her an deprem riski altında yaşıyoruz.

Marmara Denizi'nde 250 yıldır kırılmamış olan fayın her an kırılabileceği ve fayın kırılması durumunda büyük bir deprem olacağı söyleniyor.

Türkiye’deki jeoloji ve sismoloji bilim insanlarının yanı sıra, bölgede sürekli inceleme ve gözlemlerde bulunan Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) ve Alman Jeolojik Araştırmalar Merkezi’nde (GFZ) görevli uzmanlar, İstanbul’da 30 yıl içerisinde (artı- eksi 15 yıl ileri- geri) 7,0 – 7,7 büyüklüğünde bir deprem beklendiğini belirtiyorlar.

Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın ‘dünyanın en aktif sismik kırılma çizgilerinden biri’ olduğunu, bölgede büyük levhalar arasında küçük birçok levhanın bulunduğunu da belirten uzmanlar, Kuzey Anadolu’dan başlayarak Marmara Denizi’ne kadar uzanan Kuzey Anadolu Fay Hattı’ndaki levhaların yılda 2- 3 santimetrelik bir hareketlilik içinde olduğunu hatırlatıyorlar.

Marmara Denizi’nde yaptıklarını sismik araştırmalarda, yaklaşık 150 kilometrelik fayda metan, hidrokarbon ve gaz hidrat çıkışının saptandığını da söylüyorlar.

Böylesine büyük bir riske karşın, nüfusun en yoğun olduğu megakent İstanbul’da can kurtaracak yeterli önlemler alınmadığı gibi, alınan bazı önlemler de zaman içerisinde rant uğruna yok edildi. Ne yazık ki toplanma alanları rezidans – AVM, acil ulaşım yolları da otopark oldu.

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi’nin raporlarına göre, İstanbul’un depreme hazırlık açısından 1999 yılından daha kötü durumda. Binaların yüzde 70’inin mevzuata aykırı yapıldığı, 20 milyon yapının depreme hazır olmadığını, okullar ve hastaneler başta olmak üzere yapı stokunun depreme karşı zor durumda olduğu belirtiliyor.

Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) tarafından yapılan ve Doğa Hareketleri Araştırma Derneği tarafından ilçelere göre de ayrıntılandırılan “İstanbul Deprem Senaryosu” araştırmasına göre, İstanbul’da 7,0 – 7,5 büyüklüğündeki olası bir depremde tahmini olarak en az 87.273 kişi hayatını kaybedecek ve 135. 169 kişi de ağır yaralanacak.

Olası İstanbul depremi ile ilgili ayrıntılı haber araştırma dosyasına buradan ulaşabilirsiniz.