Seçimlerde Medyadaki Manipülatif Algı Yönetimi

Kamil Eryazar Seçim bitti, Başbakan Erdoğan çok az bir oy farkı ile Cumhurbaşkanı seçildi. Şimdi en çok konuşulan konu ise, 14,5 milyon kişinin neden oy kullanmadığı ve eğer bu kişiler oy kullansalardı seçim sonucunun nasıl değişebileceği. Cumhurbaşkanlığı seçimi sonuçla...

Seçimlerde Medyadaki Manipülatif Algı Yönetimi (13 Ağustos 2014)

Kamil Eryazar

Seçim bitti, Başbakan Erdoğan çok az bir oy farkı ile Cumhurbaşkanı seçildi. Şimdi en çok konuşulan konu ise, 14,5 milyon kişinin neden oy kullanmadığı ve eğer bu kişiler oy kullansalardı seçim sonucunun nasıl değişebileceği.

Cumhurbaşkanlığı seçimi sonuçlandı ancak doğal olarak tartışmaları sürüyor. Her seçim sonrasında olduğu gibi sonuçlara ilişkin ‘nasıl oldu da böyle oldu’ yorumları yapılıyor. HDP’nin genç adayı Selahattin Demirtaş her ne kadar yüzde 10’u aşamamış olsa da başarılı bulunurken, diğer muhalefetin ‘çatı adayı’ Ekmeleddin İhsanoğlu’nun kazanamayışı nedeniyle CHP ve MHP yönetimleri eleştiriliyor.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, YSK resmi verilerine göre, oy kullanan yüzde 74,13 oranındaki seçmenden yüzde 51,79’unun oyunu alarak Cumhurbaşkanı seçildi. 55.692.841 kayıtlı seçmenden 14.409.068 kişi sandığa gitmedi. Başka bir deyişle, kayıtlı seçmenlerin yüzde 25,87’si oy kullanmadı. Yani, 30 Mart Yerel Seçimlerinde yüzde 89 olan katılım oranı bu seçimde yüzde yaklaşık 75’e düştü. Halkın cumhurbaşkanını seçmek için ilk kez sandık başına gittiği bu seçimler, son 12 yılın en düşük katılımı olarak kayda geçti. 2011’de yapılan genel seçimlerde ise bu oran yüzde 83 dolaylarındaydı.

Erdoğan 700 bin farkla yüzde 50’yi aşarak Cumhurbaşkanı oldu. Oy kullanmayan seçmen sayısı ise yaklaşık 14,5 milyon.

Şimdi en çok tartışılan konu yüzde 26’yı bulan 14,5 kişinin neden oy kullanmadığı ve eğer bu kişiler oy kullansalardı seçim sonucunun değişip değişmeyeceği ve değişirse de ne yönde değişeceği…

Seçim yarışının adaylar arasında eşit ve adil olmayan koşullarda gerçekleştiği biliniyor ve herkes tarafından da kabul ediliyor. Muhalefetin ‘çatı’ formülünün tutmadığı ve belirlenen adayın uygun olmadığı da, en azından “tıpış tıpış gidip” oy kullanılmadığından da görüldü. Bu arada CHP’nin güçlü olduğu illerde ‘çatı adayı’ Ekmeleddin İhsanoğlu daha iyi sonuçlar alırken, MHP’nin güçlü olduğu illerde Erdoğan’a yüksek oy çıktı. MHP’li seçmenlerin partileri tarafından desteklenen İhsanoğlu yerine Erdoğan’a oy vermeyi tercih ettikleri gözlemlendi.

İlk turda her partinin kendi kitlesi içerisinden halka cazip gelecek bir aday belirlemesi ve ancak ikinci turda uzlaşmaya gidilip en çok oy alan adayın birlikte desteklenmesinin daha uygun olacağı da ortaya çıktı.

Bütün bunların yanı sıra, yine de herkes ağırlıklı olarak önceki seçimlere göre düşük katılımı ve sadece yaz mevsimi – tatil döneminin bunun nedeni olamayacağını, oy vermeyenlerin ortak gerekçelerinin ne ya da neler olduğunu konuşuyor.

Araştırmalar, seçim öncesi yayınlanan ‘manipülatif’ anket sonuçlarında Başbakan Erdoğan’ın yüzde 60’a yakın oy alarak açık ara farkla kazanacağı bilgilerinin muhalif seçmenler üzerinde olumsuz etki yaptığını ortaya koyuyor.

“CHP’liler sandığa gitmesin diye…”

MetroPOLL Araştırma Şirketi Başkanı Özer Sancar, CNN Türk’te katıldığı bir televizyon programı ve Taraf gazetesinden Billur Özgül’e verdiği demeçte, Recep Tayyip Erdoğan’ın 10 Ağustos’tan önce açıklanan ve yüzde 58 oy alacağını iddia eden anketlerin bir PR çalışması olduğu, gerçeği yansıtmadığı ve tatildeki seçmenlerin ‘bu iş zaten bitti, sandığa gitmene gerek yok’ şeklinde düşünmesini sağlamak için yapıldığına ilişkin itiraf türünde ilginç açıklamalarda bulundu.

Sencar, “Başbakan yüzde 50 civarı bir oy alacağını başından beri biliyordu. Kendisine sunulan anketler bu yöndeydi. Ancak açıklanan o yüzde 58 gibi rakamlar anket sonuçları değil PR (halkla ilişkiler) çalışmasıydı” dedi.

Sencar, Taraf’tan Billur Özgül’e verdiği demeçte ise ortaya çıkan durumu, “2 bin 500 kişi ile yapılan bir ankette yüzde 2 hata payı kabul edilebilir bir paydır. Bu oranın üzerine ya da altına iniliyorsa bu kasıtlı yapılmıştır. Bu bir algı operasyonudur” diye özetledi.

Sencar, açıklamasına şöyle devam etti: “Avrupa’da ya da Amerika’da bir anket şirketi böyle bir şey yapsa. Bir sonraki seçimde piyasada yok olur. Kamuoyu onun sonuçlarını dikkate almaz. Ancak, Türkiye’de kamuoyu ve basın bunun üzerine düşmediği için unutulur gider. Anket sonuçları ile oynandığı ispat edilemediği için hiçbir yaptırımı yok. Bu yüzden araştırma şirketlerine parayı bastırıp algı operasyonu yaptırılıyor.”

Özer Sencar’ın başında olduğu Metropoll, cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili anketinde Recep Tayyip Erdoğan’ın yüzde 49,7, Ekmeleddin İhsanoğlu’nun yüzde 41,4, Selahattin Demirtaş’ın ise yüzde 8.9 oy oranına sahip olduğunu açıklamıştı.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu da aynı iddiayı gündeme getirmişti

Türkiye’nin en bilinen kamuoyu araştırma şirketlerinden birinin başındaki kişinin bu itiraf niteliğindeki açıklamaları, seçimden önce yayınlanan anketlerin manipüle edildiği yönündeki iddiaları da birinci ağızdan doğrulamış oldu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da, seçim sonuçlarının belli olmasından sonra yaptığı açıklamada, anketlerin, seçmenlerin, ‘Nasıl olsa Ekmeleddin İhsanoğlu kazanamayacak diye düşünmesine ve sandığa gitmemesine neden olduğunu söylemişti. Muhalefet cephesinden de bu yönde çok sayıda eleştiri gelmişti.

Araştırma şirketlerinin seçim öncesinde yayınladığı, haberler.com’un derlediği anket sonuçları: