Türkiye’de Cinsellik Araştırması’nın Sonuçları

DKT International'ın Türkiye genelinde gerçekleştirdiği kapsamlı cinsellik araştırmasında ilginç bilgiler yer alıyor Merkezi ABD’nin başkenti Washington’da bulunan DKT International,  aile planlaması sorunlarına çözüm getirmek ve AI...

Türkiye’de Cinsellik Araştırması’nın Sonuçları (12 Nisan 2016)

DKT International'ın Türkiye genelinde gerçekleştirdiği kapsamlı cinsellik araştırmasında ilginç bilgiler yer alıyor

Merkezi ABD’nin başkenti Washington’da bulunan DKT International,  aile planlaması sorunlarına çözüm getirmek ve AIDS’in yayılmasını engellemek için kar amacı gütmeden prezervatif üreten ve sosyal pazarlama yapan uluslararası bir kuruluş. Ülkemizdeki ofisini 2008’de açan DKT, Türkiye’deki cinsel davranışları daha iyi anlayabilmek amacıyla internet üzerinden yürütülen ve 20 bin kişinin yanıtladığı araştırmanın sonuçlarını paylaştı.

1. İlk cinsel deneyimin ortalama yaşı 18 yaşın altında.

"İlk cinsel deneyiminiz hangi yaşta oldu?" sorusuna verilen cevaplara göre;

Araştırmaya katılanların %53'ü, ilk cinsel deneyimlerini 18 yaşının altında (16-18 yaş ortalaması %35, 16 yaş altı ortalaması %18 olmak üzere) yaşadıklarını ileri sürdü.

Katılımcıların genelinde ilk cinsel deneyim toplamda %61 oranla 16-22 yaş arasına odaklanıyor.

Cinsel eğilim olarak heteroseksüellerde bu oran %63’e ulaşırken, biseksüellerde %59, eşcinsellerde %52 oranında kalıyor. biseksüeller ve eşcinsellerde ilk cinsel deneyim heteroseksüellere kıyasla çok daha erken yaşlarda gerçekleşiyor.

16 yaşından küçükken cinsel deneyim oranı eşcinsellerde %28’e ulaşıyor.

2. Erkeklerde cinsel ilişkiye girmek için aşık olmak gerekmezken, kadınlar birlikte oldukları kişiye aşık olmaları gerektiğini düşünüyor.

"Birisiyle cinsel ilişki yaşamak için ona aşık olmanız gerekir mi?" sorusuna;

Erkek katılımcılar %18 oranla evet cevabını verirken, kadın katılımcılar, %62 oranla).

3. Kadınlar için orgazm önemliyken bu durum genele vurulduğunda ön sevişme ön plana çıkıyor.

"Sizce seksin en iyi kısmı hangisini?" sorusuna verilen cevaplar da şöyle;

Katılımcıların genelinin verdiği cevaplara göre; ön sevişme (ortalama %42) ve cinsel birleşme (ortalama %27) cevapları seksin en iyi kısmı olarak öne çıkıyor.

Değerlendirmede cinsel birleşmenin daha çok erkekler tarafından (%27), orgazmın da kadınlar (%32) tarafından daha önemli görüldüğü saptanıyor.

4. Gençler ve öğrenciler istediği sıklıkta seks yapamıyor.

İstediğiniz sıklıkta seks yapıyor musunuz? sorusuna ise;

Kadın ve erkek katılımcıların cevapları %51 ortalama ile büyük ölçüde paralellik gösteriyor. Bulguları alt gruplar bazında incelediğimizde, 34-44 yaş grubu katılımcıların ortalamadan daha yüksek oranda evet cevabı verdikleri görülüyor. Bu daha yaşlı katılımcıların daha çok seks yaptıkları ya da hayatlarında daha az seks istedikleri anlamına gelebilir.

5. Cinsellikte farklı şeyler de denenmek isteniyor.

"Bir gün mutlaka neyi denemek isterdiniz?" sorusuna;

Erkekler en çok anal seks (%17) ve üçlü seks (%16) denemek istediklerini söylerken, kadın katılımcıların cevapları ise oldukça çeşitlilik gösterdi.

Cinsellikte denenmek istenenler katılımcı profiline göre önemli ölçüde farklılıklar içeriyor.

"Hepsini denemek isterim." cevabını veren erkeklerin oranı %24 iken kadınlarda bu oran sadece %12’de kalıyor ve diğer cevaplarda yoğunlaşıyor.

6. Erkeklerin %50’si haftada en az bir kez mastürbasyon yapıyor.

"Ne sıklıkla mastürbasyon yapıyorsunuz?" sorusuna

Haftada 1 kez, 2 kez, 3-6 kez ve her gün cevabını veren erkeklerin toplam oranı %50’yi bulurken, ayda bir kez, 2 haftada bir kez ve nadiren cevabını veren erkeklerin toplam oranı %29’u buluyor.

Kadın ve erkek katılımcıların cevaplarında önemli oranda farklılık görünüyor. Erkekler bu konuda daha rahatken, kadınlarda mastürbasyon yapmayanların oranı (+%7) farkla %29’u buluyor.

7. Kadınlar seks için uygun zamanın gece olduğunu söylerken, bu durum erkekler için pek de önemli değil.

"Seks için günün en sevdiğiniz zamanı hangisi?" sorusu;

Erkekler için pek önemli değilken (%43 herhangi bir zaman), kadın katılımcıların cevapları %48 oranında geceye yoğunlaşıyor.

8. Kondom kullanım oranı ise çok düşük.

"Son kez seks yaptığınızda kondom kullandınız mı?" sorusuna;

Katılımcıların %71’i son kez seks yaptıklarında kondom kullanmadıklarını söylüyor.

Bulgular alt gruplar bazında incelendiğinde, eşcinsellerin, 25-34 yaş grubunun, kamu görevlisi, bir ilişkisi olan ve büyük şehirlerdeki katılımcıların ortalamadan daha yüksek oranda evet cevabı verdikleri görülüyor.

"Ne sıklıkla kondom kullanıyorsunuz?" sorusuna;

Hiçbir zaman cevabını veren katılımcıların oranı %42’yi buluyor. Kadınların daha yoğun kondom kullandığı görülüyor. Her zaman kondom kullanıyorum cevabında ortalama %19 iken, sadece kadınlarda bu oran %23.

9. Katılımcıların 1/3’ü kondom satın alırken utanıyor.

"Kondom satın almaktan utanır mısınız?" sorusunda;

Kadınların utanma oranı (%35) erkeklere (%26) kıyasla daha yüksek oranda.

Erkekler ağırlıklı olarak geri çekilme yöntemini tercih ederken, kadınların bu yönteme güveni daha az.

10. Partnerin kondom kullanmak istememesi halinde, en çok kullanılan yöntem "geri çekilme".

"Partneriniz kondom kullanmak istemezse ne yaparsınız?" diye sorulduğunda;

Katılımcıların genelinde cevaplar toplamda %41 oranla geri çekilme yöntemine odaklanıyor.

Kadınlarda bu oran %33’te kalıyor. Kadınların ağırlıklı tercihi başka bir doğum kontrol yöntemi kullanımı (%32). İlişkiden vazgeçme oranı da kadınlarda %15’e ulaşıyor, erkeklerde bu oran %6’da kalıyor.

11. Okul ve aile cinsellik hakkında bilgi kaynağı olarak görülmüyor, İnternet bir numaralı kaynak.

"Cinsellik hakkında bilgi almak istediğinizde nereye başvurursunuz?" sorusuna;

Katılımcıların genelinde cevaplar toplamda %59 oranla internete odaklanıyor. Kadınlarda bu oran %61’e ulaşıyor.

Cinsellik hakkında bilgi almak istendiğinde başvurulan bilgi kaynakları arasında aileden birileri (%1) ve okulun (%1) yer almaması, cinsel eğitimde ailenin ve okulun geri planda kaldığını gösteriyor.

Doktor, partnerim, arkadaşlar ve pornografi cevabını verenler %36’lık bir dilim oluştururken, bilmiyorum ve hiçbiri cevapları da %12’ye ulaşıyor.

12. HIV/Aids ve istenmeyen gebelik endişe duyulan konular.

"Aşağıdakilerden hangisi konusunda endişe duyarsınız?" sorusuna;

Katılımcıların cevapları %45 oranla HIV/Aids’e odaklanıyor.

Kadınlarda bu oran %31’e iniyor. Kadınların en büyük endişesi %43’e varan oranla istenmeyen gebelik.

Katılımcıların geneli bazında %11’e varan oranla belirtilen hiçbir konuda endişe duyulmaması bu yönde bilinç eksikliği ve probleme işaret ediyor.

13. Erkek katılımcıların çoğu bir gecelik cinsel ilişki yaşadıklarını belirtiyorlar.

"Bir gecelik cinsel ilişki yaşadınız mı?" gibi bir soruda da;

Erkeklerde evet diyenlerin oranı %61’e ulaşırken kadınlarda bu oran %35'te kalıyor. Kadın katılımcılar bir gecelik ilişkilere sıcak bakmıyor, %49’a varan önemli bir oranı "Hayır, hiçbir zaman da yapmam" cevabı verirken bu oran erkeklerde %17’de kalıyor.

14. Katılımcıların yarısı üçlü cinsel ilişki yaşamamışlar ve yaşamakta istemeyeceklerini belirtmişler.

Üçlü cinsel ilişki yaşadınız mı?" sorusuna;

Erkeklerde hayır hiçbir zaman da yapmam diyenlerin oranı %47’de kalırken kadınlarda bu oran %69. Henüz değil ama yapabilirim diyenlerin oranı ortalamada %42. (erkeklerde %43 kadınlarda %22 olmak üzere). Evet cevabı veren katılımcıların oranı ise %9.

15. Katılımcıların çoğu oral seks yaptıklarını belirtiyorlar.

"Oral seks yaptınız mı?" sorusuna;

Katılımcıların geneli oral seks yapmaya olumlu bakıyor oral seks yaptığını belirten kadınların oranı %70. Erkeklerin ise %64.

"Hayır hiçbir zaman da yapmam." diyen kadınların oranı da %20.

"Anal seks yaptınız mı?" sorusuna ise;

Katılımcıları evet cevapları cinsiyet bazında dengeli ve %46 ile yüksek bir oran dikkat çekiyor. Erkeklerde hayır hiçbir zaman da yapmam diyenlerin oranı %28’de kalırken kadınlarda oran %41.

16. Türkiye’de dışarıda seks yapmak nadir bir olay değil.

"Dışarıda seks yaptınız mı?" sorusuna;

Erkeklerde evet diyenlerin oranı %62’ye ulaşırken kadınlarda bu oran %49.

Erkeklerde "Hayır hiçbir zaman da yapmam." diyenlerin oranı %17’de kalırken kadınlarda oran %32.

17. Katılımcıların dörtte biri internette tanıştıkları biriyle seks yaptıklarını belirtiyor.

"İnternette karşılaştığınız biriyle cinsel ilişki yaşadınız mı?" sorusuna;

Katılımcıları evet cevapları cinsiyet bazında %26 olarak dengeli. Erkeklerde "Hayır hiçbir zaman da yapmam." diyenlerin oranı %31’de kalırken kadınlarda oran %63.

18. Kadınların çoğu henüz çıplak yüzmemişse de, çıplak yüzmeye sıcak bakıyor.

"Çıplak yüzdünüz mü?" sorusuna

Erkek katılımcılar bazında evet oranı daha yüksek, %31(kadınlarda %21’de kalıyor).

Henüz değil ama yapabilirim diyen kadınların oranı da %40’ı buluyor. "Hayır, hiçbir zaman da yapmam." diyenlerin oranı cinsiyet bazında dengeli, %40.

Evli katılımcıların çıplak yüzme deneyim oranının %29 (alt gruplar bazında dengeli) olmasına karşın bekar, bir ilişkisi olan ve ilişki durumu karmaşık katılımcılara kıyasla az farkla da olsa (%4-11) çıplak yüzmeye sıcak bakmaması dikkat çekiyor.

19. Erkek katılımcıların üçte biri ertesi gün ismini hatırlamadığı biriyle seks yaptığını belirtiyor."Ertesi günü adını hatırlamadığınız biriyle seks yaptınız mı?" sorusuna;

Erkeklerde evet diyenlerin oranı %28’ye ulaşırken kadınlarda bu oran %13'te kalıyor.

Evli katılımcıların ertesi gün adını hatırlamadığı biriyle seks deneyim oranının %30 ile, bekar ve bir ilişkisi olan katılımcılara kıyasla az farkla da olsa (+%4-5) yüksek olması dikkat çekiyor.

20. Katılımcılar cinsel pozisyonlar konusunda açık görüşlüler ve yaratıcılıklarını kullanmak istiyorlar.

"En sevdiğiniz pozisyon?" sorusuna;

Ortalamada en yüksek oranla ilk sırada yer alan kendi pozisyonumu kendim yaratırım cevabı kadınlarda %52 ve erkeklerde %56 oranını buluyor.

Kadın ve erkek katılımcıların tercihlerinde önemli oranda farklılık görünüyor. Kadınların pozisyon tercihleri daha geniş bir yelpazeye sahip.

21. Katılımcılar genelde cinsel yetenekleri ile ilgili olarak olumlu düşünüyorlar.

"Yatakta iyi olduğunuzu düşünüyor musunuz?" sorusuna;

Kadınlarda %60 ve erkeklerde %65 oranında evet cevabı belirtilmiş.

22. Ortalama cinsel ilişki süresi 20 dakikanın altında.

"Orgazm öncesi ne kadar süre dayanırsınız?" sorusunda;

"Orgazm öncesi geçen dayanılan süre, 1-20 dakika aralığında" diyen kadın katılımcıların oranı %44 iken, bu oran erkeklerde %64’e ulaşıyor.

Kadın ve erkek katılımcıların belirttiği sürelerde, özellikle istediğim kadar cevabında, önemli oranda farklılık görünüyor; erkekler %12, kadınlar %33.

23. Kadınlar cinsel ilişki yaşadığı partner sayısını daha az gösteren yalanlar söylerken, erkekler daha fazla olduğu söylüyor.

"Bir partnerinize kaç kişiyle cinsel ilişki yaşadığınız hakkında yalan söylediniz mi?" sorusuna;

Erkeklerde hayır diyenlerin oranı %56’da kalırken, kadınlarda bu oran %63. Daha az kişi diyenlerde kadınların oranı %33.

Daha çok kişi diyen kadınlar ise %5’te kalıyor.

24. Kadınların üçte biri ve erkeklerin yarıya yakını partnerini aldattığını belirtiyor.

"Partnerinizi aldattınız mı? " sorusuna;

Erkeklerde evet diyenlerin oranı %47’ye ulaşırken kadınlarda bu oran %33. Kadınlar partnerlerine biraz daha sadık gibi duruyor. "Hayır hiçbir zaman yapmam." diyenlerin oranı kadınlarda %57 erkeklerde %38.

25. Katılımcıların büyük çoğunluğu porno izlemiş ve izlemekte.

"Ne sıklıkla porno izliyorsunuz?" sorusuna verilen cevaplar şöyle;

Katılımcılar ortalamada %47’si haftada en az bir kez porno izlemekte. Katılımcıların geneli bazında ortalama %40 ile "nadiren" cevabı öne çıkıyor. Bu oran kadınlarda %44.

"Hiçbir zaman" cevabını veren kadınların oranı ise %21’e ulaşırken erkeklerde bu oran %7.

26. Erkek katılımcılar ağırlıklı olarak hayatlarında şu ana kadar beş kişiden fazla seks partneri olduğunu belirtiyorlar.

"Kaç seks partneriniz oldu? " sorusuna;

Beşten fazla partneri olduğunu belirten erkeklerin oranı %44. Katılımcıların genelinde cevaplar ortalama %39 oranla 1-5 seks partnerine odaklanıyor. kadınlarda bu oran %51.

Kadınlarda %22’ye varan oranla hiç-0 seks partneri cevabı görülüyor, erkeklerde bu oran %18.

27. Bir günde ya da bir haftada ortalama olarak sadece bir seks partnerine sahip olmak öne çıkıyor.

"Bir günde en fazla kaç seks partneriniz oldu?" sorusuna;

Katılımcıların genelinde cevaplar ortalama %66 oranla 1 seks partnerine odaklanıyor.

Kadınlarda bu oran %80’e ulaşıyor. Katılımcıların ortalamasında %34’lük bir kesim birden fazla seks partneri olduğunu belirtiyor. 4+ cevabını veren kısım kadınların %3’ünü, erkeklerin %4’ünü oluşturuyor.

"Bir haftada en fazla kaç seks partneriniz oldu?" sorusuna ise;

Katılımcıların genelinde cevaplar ortalama %45 oranla 1 seks partnerine odaklanıyor. Kadınlarda bu oran %66’ya ulaşıyor. 4+ cevabı veren katılımcıların %9’u kadın ve %18’i erkek.

28. Türkiye’de cinselliğe bakışı değerlendiren katılımcıların genelinde, görüşler yüksek oranda olumsuz.

"Siz Türkiye'de cinselliği nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna;

Katılımcıların genelinde değerlendirmeler daha yüksek oranda olumsuz. Kadın ve erkek katılımcıların değerlendirmelerinde önemli oranda farklılık görünüyor. Erkek katılımcıların değerlendirmeleri kadınlara kıyasla daha olumlu.

ARAŞTIRMA SONUÇLARININ GENEL DEĞERLENDİRMESİ:

Bastırılmış duygular ve tabular cinselliği olumsuz etkiliyor.

Türkiye’de cinsellik, üstü kapalı yaşanan ama çok önemli olan bir konu. Hava ve su gibi bir ihtiyaç ama nedense hiç konuşulmuyor. Çünkü ayıp sayılıyor ama yatak odasında da akla hayale gelmeyen fanteziler yaşanıyor. Cinsellik hiç dile gelmeyen bir mesele…

İnsanların geneli cinsel ilişkiye girerken normal bir şey değil de, yanlış bir şey yaptıklarını düşünüyor.

Türkiye’de cinsellik bölgelere göre değişkenlik gösteriyor. Bazı bölgelerde muhafazakar insanlar çoğunlukta olduğundan dolayı, o bölgelerde cinselliğe korkarak yaklaşılıyor.

Çoğu bölgede cinselliğe ayıp gözüyle bakılıyor. Ama ayıp gözüyle bakanlarında yaptığı hayatın vazgeçilmez bir parçası.

İnsanlar bu konuda yeterli ve doğru bilgiye sahip değiller, daha doğrusu gerekli kaynaklara yönlendirilmiyor. Cinsel eğitim, çocukların belirli bilinç (ergenlik) döneminden itibaren zorunlu olarak verilmeli. Cinsel eğilimler konusunda toplum bilinçlendirilmeli ve bu konuda belirli bir bilinç düzeyine eriştirilmeli.

Çünkü bilinçli bir cinsel eğitimin temelleri ergenlik çağında atılıyor. Bu dönemden itibaren verilecek doğru ve yeterli eğitimle cinsellik bastırılmış bir gerçeklik olmaktan çıkıyor.

Türkiye’de toplum baskısı altında, yapılması ve yapılmaması gereken kuralları olan, kırsalda katı, büyük şehirde esnek, namus kavramının 2 bacak arasında olduğunu savunan bir yaşayış biçimi hakim. Böyle olduktan sonra da Türkiye'ye cinsel açlığın Afrikası gözüyle bakılıyor…