‘İstanbul Kent Savunması’ Platformu Kuruldu

Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi’nde yapılan basın toplantısında, İstanbul şehrini yağmaya karşı savunan direniş odakları arasındaki iletişimi, güç birliğini ve dayanışmayı güçlendirecek bir koordinasyon düzlemi yaratmak amacıyla oluşturulan İstanbul Kent Savu...

‘İstanbul Kent Savunması’ Platformu Kuruldu (27 Haziran 2014)

Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi’nde yapılan basın toplantısında, İstanbul şehrini yağmaya karşı savunan direniş odakları arasındaki iletişimi, güç birliğini ve dayanışmayı güçlendirecek bir koordinasyon düzlemi yaratmak amacıyla oluşturulan İstanbul Kent Savunması’nın kuruluşu ilan edildi.

İstanbul’da kentsel dönüşüme, mega projelere, doğanın tahrip edilmesine karşı mücadele eden kent örgütleri, mahalle dernekleri, meslek örgütleri, odalar, sendikalar ve Gezi direnişinin ardından oluşan forumlar bir araya gelerek, “İstanbul Kent Savunması”nı kurdu. Bundan sonra yaşam savunucuları kent hakkını ilgilendiren bütün direnişlerle dayanışma içinde olacağını açıklandı.

Kuzey Ormanları Savunması, Kent Hareketleri ve İstanbul Park Forumları’nın 22 Aralık 2013 tarihinde düzenlediği ve on binlerce İstanbullunun katıldığı Kent Mitingi sonrasında sürdürülen toplantılar ve forumlar sonucunda geçtiğimiz ay yapılanmasını tamamlayan “İstanbul Kent Savunması”, İstanbul halkının kentsel haklarını, kamusal alanlarını, denizini, adalarını, parklarını, ormanlarını, tarihi ve kültürel değerlerini savunmak için sürdürülen direnişler arasında koordinasyon sağlamayı ve sermayenin neoliberal kent yağmasına karşı ortak bir savunma çizgisi oluşturmayı amaçlıyor.

Gezi Direnişi’nin en yeni “çocuğu” İstanbul Kent Savunması İstanbul’u savunmaya çağırıyor

Basın toplantısında okunan bildirgede şu ifadelere yer verildi:

-Sermayenin tarım alanlarımızı ve su havzalarımızı mahveden, suyumuzu kirleten talanına karşı savunmaya çağırıyoruz.

-Karadeniz’den Küçükçekmece’ye İstanbul’un tüm ormanlarını yok edecek, su kaynaklarını kurutacak 3.Köprü, 3.Havalimanı, Yeni İstanbul gibi mega-yağma projelerine karşı savunmaya çağırıyoruz.

-Riskli alan, riskli bina,2-B kararlarıyla kurulu düzenleri yerle bir edilen,sürgün edilen, borçlandırılan, evini, mahallesini, kaybetme kabusu yaşayan tüm mahallelileri sağlıklı, güvenli, güvenceli, doğayla ve insanla barışık bir konutta ve kentte yaşama hakkımızı almak için savunmaya çağırıyoruz.

-Haydarpaşa, Haliç gibi üretimden ve hizmetten uzaklaştırılan alanlarımızı, Emek Sineması ve AKM gibi kentsel belleğimizi oluşturan kültürel yapıları, meydanları ve yaşam alanlarımızı yağmalayan; okullarımızı, hastanelerimizi kent dışına süren; ulaşım, eğitim, sağlık, kültür, sanat haklarımızı gasp eden, özelleştiren kentsel politikalara itiraz eden tüm İstanbulluları, ortak toplumsal çıkarlarımızı temel alan yeni bir kent mücadelesi için ortak-kamusal haklarımızı savunmaya çağırıyoruz.

-Birimize yapılmış bir saldırıyı her birimize yapılmış sayıyoruz. Her birimizi ve hepimizi her gün, her an, her sokakta, her meydanda, her parkta örgütlenip, her birimizi ve hepimizi güçlendiren bir mücadeleyi büyütmek için İstanbul’u savunmaya çağırıyoruz.