Dijital Pazarlama İletişiminde Yepyeni Bir Dönem

Kamil Eryazar Sosyal medya ve dijital pazarlama iletişimindeki yatay ağ ve dikey teknolojik gelişmelere uyum sağlamak için içerik ve multimedya uygulamaları bakımından çok yönlü iletişim teknoloji ve sistemlerini kullanmak gerekiyor. Sosyal ağların öncüsü Facebook ve bloglardı. İ...

Dijital Pazarlama İletişiminde Yepyeni Bir Dönem (29 Nisan 2013)

Kamil Eryazar

Sosyal medya ve dijital pazarlama iletişimindeki yatay ağ ve dikey teknolojik gelişmelere uyum sağlamak için içerik ve multimedya uygulamaları bakımından çok yönlü iletişim teknoloji ve sistemlerini kullanmak gerekiyor.

Sosyal ağların öncüsü Facebook ve bloglardı. İşlevleri ise kişisel kullanıma yönelikti. Daha sonra hem sosyal ağlar çeşitlendi hem de markaların da kullanımına açıldı.

İnternette sosyal ağların ilk oluşumu kişisel bloglar, Facebook ile birlikte mikrobloglara dönüşerek sosyal medya kavramını gündeme getirdi.

Facebook’u Twitter, Google +, FriendFeed, Tumblr gibi yeni mikroblog siteleri izledi. Bunlara fotoğraf ve video paylaşım siteleri Flicker, YouTube, Vimeo, Pinterest, Instagram gibi siteler eklendi. İş ve kariyer dünyasına yönelik içerikler paylaşılan Linkedln hayatımıza girdi. Anlık yer bildirimleri için Foursquare kullanılmaya başlandı. Bu anlamda sosyal ağlara her gün farklı konularda yeni siteler katılıyor.

İnternet artık her yerde!

Yeni yeni web siteleriyle sosyal ağlar her geçen gün genişleyip dünyayı sararken, teknoloji de boş durmuyordu tabi.

Masaüstü sabit PC ve Macintosh bilgisayarlarla başlayan internet iletişimi daha sonra masa üstündeki bu sabitlikten kurtarılarak mobilize ‘hareket’ yeteneği kazandı.

Bu alanda ilk üretilen cihazlar notebook’lar oldu. Ardından da çok kısa bir sürede internet bağlantılı akıllı cep telefonları hayatımıza katıldı. Hemen herkeste olan bu küçük akıllı cihazlar sayesinde mobil internet kullanımı yaygınlaştı ve böylece “mobil” kavramı da dijital iletişim gündeminin ilk sırasına yerleşti.

Son olarak da akıllı telefonlardan biraz daha büyük tablet bilgisayarlar üretilerek piyasaya sunuldu. Cep telefonlarına göre ekran ve klavye büyüklüğü ile kullanımları daha kolay ve işlevsel olan tabletler de kısa sürede benimsenerek, yaygınlaşmaya başladı.

Bu arada mobil cihazların markalarına göre işletim sistemleri de farklıydı. iOS, Android, Windows Mobile, Blackberry OS gibi çeşitlilik gösteriyorlardı.

Telefonlardan sonra televizyonlar da akıllandı! İnternet bağlantılı ve interaktif (etkileşimli) IPTV gibi televizyon sitemleri geliştirildi. Smart TV’ler üretildi.

Web 3.0, HTML 5, fiber optik kablolu, uydu bağlantılı kablosuz erişim

İletişim teknolojisi gelişmeler sadece yeni cihazlar değildi elbette. Yazılım ve kullanım sistemleri de gelişti, değişti. İnternetin ilk zamanlarındaki tekyönlü iletişim sağlayan Web 1.0 yerini çift yönlü ve karşılıklı iletişim olanağı getiren etkileşimli Web 2.0’a bıraktı. Web 2.0 da internet iletişim ve kullanım sistemleri yarışında bayrağı Web 3.0’a devretti. Bulut bilişimi depolama desteğiyle donanmış Web 3.0, kişiyi tanıyan – anlayan ve kişiye özel olarak kişiselleştirilmiş içerik sunan ‘semantik (anlamlandırılmış) web’ uygulamalarını getirdi.

HTML kod yazılım sistemi de yavaş yavaş yerini daha geliştirilmiş HTML 5’e bırakmaya başladı.

Bütün bunlarla birlikte internet erişim bağlantıları da hızlandı ve kolaylaştı. Fiber optik sisteme geçilmesiyle birlikte kablolu bağlantılar, doğrudan uydudan erişim ve karasal baz istasyonlarının yaygınlaşmasıyla birlikte de kablosuz bağlantıların hız ve gösterim kaliteleri arttı. Kafeteryalardan restaurantlara, otellerden etkinlik yerlerine, kitlesel ulaşım – taşıma araçlarına kadar hemen her yerde ücretsiz sunulan kablosuz wireless bağlantı olanaklarıyla artık her zaman her yerde internete erişim mümkün hale geldi.

Şimdi artık sosyal medya ve dijital pazarlama iletişimindeki bütün bu yatay ağ ve dikey teknolojik gelişmelere uyum sağlama zamanı…

İçerik ve multimedya uygulamaları bakımından çok yönlü iletişim teknoloji ve sistemlerini kullanmak gerekiyor.

Her yerde olmalısınız, her ekranda görünmelisiniz!

Hedef kitlenize uygun oluşturduğunuz özgün içerikler ile yine sosyal ağlarda yer alan ve hedef kitleniz tarafından takip edilen, kullanılan tüm ‘niş’ web sitelerinde yer almalısınız.

Ayrıca, başta web siteniz olmak üzere, tüm sosyal medya içerik ve uygulamalarınızın PC’den notebook’a, akıllı telefonlardan tabletlere, televizyonlara kadar “tüm ekranlarda” rahat göründüğünden, okunduğundan, izlenebildiği ve her türlü işletim sisteminde etkileşimli kullanılabildiğinden de emin olmalısınız.

Müşteri deneyimlerinin paylaşılmasına da olanak sağlayan, güncel ve lokasyon bazlı özgün içerikler oluşturarak, sosyal ağlarda yer alan hedef kitlenizin takip edip kullandığı tüm web sitelerinde olmalısınız.

Oluşturduğunuz içeriklerin, kullanıcılar tarafından tüm işletim sistemi ve ekranlarda sorunsuz görünüp kullanılabilmesi için de HTML 5 gibi gelişmiş yazılım teknolojisi olanaklarından yararlanmalısınız.

Monitoring ve Sosyal CRM

Son olarak da, sosyal medya kullanıcıları ve tüketicilerin markanız hakkında neler konuştuklarını yakından takip edebilecek bir ‘monitoring’ sistemi kullanmalı, gelen soru ve eleştirileri günlük yanıtlamalı ve firmanızda eğer yoksa acilen bir “Sosyal CRM” sistemi oluşturmalısınız.

Devam Edecek…