Boynuz Kulağı Geçti!

KAMİL ERYAZAR Türkiye, dünyada sosyal medyayı haber kaynağı olarak en çok kullanan ülke. Nüfusun yarısından çoğu haberleri sosyal medyadan alıyor. Oxford Üniversitesi Reuters Gazetecilik Enstitüsü, her yıl yayınladığı ve ABD’den Jap...

Boynuz Kulağı Geçti! (6 Aralık 2015)

KAMİL ERYAZAR

Türkiye, dünyada sosyal medyayı haber kaynağı olarak en çok kullanan ülke. Nüfusun yarısından çoğu haberleri sosyal medyadan alıyor.

Oxford Üniversitesi Reuters Gazetecilik Enstitüsü, her yıl yayınladığı ve ABD’den Japonya’ya 12 gelişmiş ülkede nüfusun dijital haber tüketim alışkanlıklarını incelediği “Digital News Report”a bu yıl Türkiye dahil altı yeni ülkeyi de ekledi.

Bu yılki raporun kapsamını Avusturya, Çek Cumhuriyeti, Hollanda, Polonya, Portekiz ve Türkiye olmak üzere altı yeni ülke ekleyerek genişleten Reuters Institute, bu ülkelerdeki kentli nüfusun internet haberlerini kullanım ve bakış açılarıyla ilgili ayrıntılı bilgileri içeren yıllık bir rapor yayınladı.

Türkiye’nin kentli nüfusunu kapsayan araştırmada, tüm nüfusunun yüzde 80’inin kentlerde yaşadığı bilgisi yer alıyor.

18 ülkeyi kapsayan araştırmada, sosyal medyanın bir haber kaynağı olarak en popüler olduğu ülke yüzde 67’lik oranla Türkiye. 18 ülkedeki kentli nüfustan araştırmaya katılanların ortalama yüzde 80’i son bir haftada online haberleri kullandığını söylüyor, Türkiye için bu oran yüzde 88.

Sosyal ağların haber kaynağı olarak sıralamasında Türkiye’den katılımcıların yüzde 69’u Facebook, yüzde 33’ü Twitter, yüzde 33 Google+ ve yüzde de 14’ü YouTube’u kullandığını söylüyor.

İzleyicilerin bu haberlere hangi cihazlardan eriştiği konusunda ise, Türkiye’den katılımcıların yüzde 55’i dijital haberleri tüketmek için ana aracın PC olduğunu söylerken yüzde 28’i akıllı telefon diyor. Türkiye’de haberleri öncelikle tabletinden tükettiğini söyleyenlerin oranı ise yüzde 6.

Mobili öncelikli kaynak olarak işaretlemeyenler dahil edildiğinde, Türkiye’de akıllı telefonuyla haber okuduğunu söyleyenlerin oranı yüzde 57’ye kadar çıkıyor. Bu, yine araştırmaya katılan tüm ülkeler arasındaki en yüksek oranlardan biri.

İzliyor ama inanmıyor!

Haberleri sosyal ağlardan okusa da Türkiye’nin kentli nüfusu, her gördüğüne inanmadığını söylüyor. Araştırmaya katılan altı ülke arasında ‘gördüğüm haberlere çoğu zaman inanırım’ diyenlerin sayısının en az olduğu ülke Türkiye. Buna karşın insanlar kendi seçtikleri kaynaklardaki haberlere inanma eğilimindeler. Türkiye için, oranın düşük olması, büyük medya kuruluşları arasında uzlaşılmış habercilik standartlarının olmamasından da kaynaklanıyor olabilir. Raporda bu durum, Türkiye’nin basın özgürlüğü açısından zayıf bir karnesinin olmasıyla da bağdaştırılıyor.

Geleneksel basılı medya da hızla dijitalleşiyor

Raporda ayrıca geleneksel yayınların kitlelerine internetten erişmek konusunda dijitalde doğanları yakalamaya başladığı da belirtiliyor.

Türkiye, online haberlere ücret ödeme konusunda en istekli ülkeymiş!

Raporda ilginç bir ayrıntı da yer alıyor. Bilindiği gibi dijital medya ve internet haberciliğinin en önemli sorunu ‘gelir getirisinin’ yeterince olmayışı. ‘Ücretli abonelik sisteminin’ Türkiye’de tutmayacağı kanısının yaygın olmasına karşın, raporda bunun tam tersine, Türkiye’nin kentli nüfusunun online haberler için ücret ödemeye hazır olduğu belirtiliyor. Hatta araştırmaya katılan ülkeler arasında geçtiğimiz yıl online haberlere para ödediğini söyleyen en çok kişi Türkiye’den.

Raporda dikkat çeken diğer önemli genel veriler

● Haber alma önceliğinde, televizyon kanalları henüz popülerliğini koruyor.

● Bu oran 35 yaş üstü için daha geçerli. 35 yaş altında ise ibre dijital medya ve internet haberlerine doğru kayıyor.

● Dijital medya ve internet haberlerinin takibinin, yaş, eğitim ve gelir artışıyla doğrudan bağlantılı olduğu görülüyor. Eğitim ve geliri düşük, 35 yaş üzerindeki kitle, dijital medyayı en az takip eden ve de güvenmeyen toplumsal kesimi oluşturuyor.

● Kullanıcılar genellikle kendi dünya görüşlerine yakın haber kaynaklarını takip ediyorlar. Aynı zamanda karşıt görüşlü haber kaynaklarını da takip edenlerin oranı çok az.

● Dijital medyanın “prime time”ı da televizyonlar ile aynı. Sabah ve öğle saatlerinde de birer kez kısa süreli ziyaret edilse de, sosyal medya ve haber sitelerinin en yoğun kullanıldığı zaman akşam saatlerine denk geliyor.

● Çoğu kullanıcı “iki ekran” kullanıyor. Bir yandan televizyon izlerken diğer yandan elindeki mobil cihazlarla sosyal- dijital medyayı takip edip, bildirimlerde bulunuyor.

●Sabah işe giderken ve akşam işten dönerken toplu taşıma araçlarında sosyal – dijital medya ziyaretlerinde artış gözlemleniyor. Henüz radyoya alternatif olmasa da radyo ile birlikte kullanılıyor.

● Dijital medya ve internet haberlerine erişimde, masaüstü bilgisayarlar, akıllı telefon ve tablet gibi mobil cihazlarla şimdilik başa baş yarışıyor gibi görünse de yakın gelecekte mobilin zaferi kaçınılmazdır.

Oxford Üniversitesi Reuters Gazetecilik Enstitüsü’nün raporunun tamamını aşağıda görebilir, daha ayrıntılı bilgi için de web sitesini de buradan ziyaret edebilirsiniz.