2020 Olimpiyatları’na Ev Sahipliği Yapacak Kent Belli Oluyor!

Uluslararası Olimpiyat Komitesi, 2020 Yaz Olimpiyatları’nın ev sahibine Cumartesi günü karar verecek. İstanbul ne kadar şanslı? İstanbul’un rakipleri Madrid ve Tokyo’nun artı ve eksileri neler? “Tokyo’da Olimpiyat oyunlarına ihtiyacımız yok” sloganı, Ağustos ayınd...

2020 Olimpiyatları’na Ev Sahipliği Yapacak Kent Belli Oluyor! (5 Eylül 2013)

Uluslararası Olimpiyat Komitesi, 2020 Yaz Olimpiyatları’nın ev sahibine Cumartesi günü karar verecek. İstanbul ne kadar şanslı? İstanbul’un rakipleri Madrid ve Tokyo’nun artı ve eksileri neler?

“Tokyo’da Olimpiyat oyunlarına ihtiyacımız yok” sloganı, Ağustos ayından beri Japon başkentinde gösteri düzenleyen onlarca protestocunun dilinde. Dövizler ve megafonlarla dikkat çekmeye çalışan protestocular, Olimpiyat oyunlarının Tokyo’da yoksulların sırtına yük bindireceğini savunuyor.

Sadece yeni olimpiyat stadının yaklaşık 1 milyar 200 milyon Euro’ya mal olacağı hesaplanırken, bu rakamın da Tokyolular’a yüksek vergi olarak yansıyacağı savunuluyor. Facebook üzerinden örgütlenen bir başka grup da olimpiyatların çevreye bedelinin de yüksek olacağını söylüyor.

Tokyo’nun adaylığını organize edenler ise bu tür eleştirilerin azınlıkta kaldığı kanısında. İlkbaharda yaptıkları ankete göre de şehir halkının yüzde 77’si Olimpiyat oyunlarına ev sahibi olmayı destekliyor.

Tokyo’nun tanıtım kampanyası

Tokyo, Olimpiyatların finansmanın nasıl karşılayacağını şimdiden ayrıntılı bir şekilde düşünmüş. Kent yönetimi, Rio de Janeiro’da düzenlenecek 2016 Olimpiyat Oyunlarına adaylığını koyduğunda, altyapı yatırımları için 4,5 milyar dolar ayırmıştı. Yaklaşık 3 milyar 400 milyon dolarlık etkinlik maliyetinin büyük bir kısmının da lisans hakları ve sponsorlardan karşılanması düşünülüyor. Cep telefonu şirketi NTT Docomo ve Japon otomotiv devi Toyota bu yükü üstleniyor. Organizatörler şimdiden 22 milyar Euro’luk bir kaynağın güvencesini veriyor.

Adaylık kampanyasında Japon başkentinin üç önemli unsuru vurgulanıyor. Tokyo öncelikle altyapı, istikrar ve güvenlik konularında kendine güveniyor. İkincisi, organizatörler oyunların şenlik havasında geçeceğinin sözünü veriyor. Tokyo ve çevresindeki 35 milyonluk nüfusunun büyük çoğunluğu sporsever. Bunu 2002’deki Dünya Futbol Şampiyonası’nda ispatlamışlardı. Tokyo ayrıca inovasyona da vurgu yapıyor. Olimpiyat stadyumlarının mimarı ise yıldız bir isim: Zaha Hadid.

Organizatörler 11 Mart 2011’de yaşanan tsunami felaketinin de etkili olmasını umuyor. Ulusal Olimpiyat Komitesi’nden Tsunekazu Takeda, “Japonya yeniden inşa için çok şey yaptı, Olimpiyatlar da buna yardımcı olabilir” diyor. Fukuşima’daki nükleer kazanın yaratabileceği muhtemel endişelere dikkat çeken Tokyo Belediye Başkanı Naoki Inose de “Tokyo’daki radyasyon Paris veya New York’taki kadar düşük” şeklinde konuşuyor.

Kulislerde Japonlar ümitli. Fakat Başkan Inose’nin İstanbul’un adaylığıyla ilgili İslam hakkında yaptığı eleştirel açıklamalar nedeniyle artık kimse bu konuda fazla bir açıklama yapmak istemiyor. Başkan Inose, kullandığı ifadeler nedeniyle özür dilemek zorunda kalmıştı.

Madrid’in de ümidi var!

Madrid için 2020 Olimpiyat Oyunları’na adaylık, Tokyo ve İstanbul’la yarışmaktan daha çok şey ifade ediyor. İspanyol başkenti olumsuz imajını silmek için Olimpiyatları bir fırsat olarak görüyor.

Bu, Madrid’in art arda yaptığı üçüncü adaylık başvurusu ve şimdiye kadarki en düşük maliyetli adaylığı. Resmi kaynaklara göre, Madrid’in 2 milyar 300 milyon Euro’dan daha azını bulması dahi yeterli. Organizatörler, gururla Tokyo ve İstanbul’da çıkan maliyetin Madrid’dekinin birkaç katı olduğuna dikkat çekiyor. 2008’de Pekin’de düzenlenen Yaz Oyunları yaklaşık 31 milyar Euro’ya mal olmuştu, gelecek kış Soçi’de düzenlenecek Kış Oyunları ise şimdiden 38 milyar Euro’ya yaklaştı.

Madrid’in planlamasının daha ucuza mal olmasının sebeplerinden biri de yakın geçmişte emlak balonunun patlamış olması. Başkent tamamlanmamış inşaatlar, boş binalar ve evlerle dolu. Hepsi de inşaata dayalı ekonominin çöküşünü gösteren yaşamsız hatıralar. Madrid şimdi Olimpiyat oyunlarında kullanmak istediği açık parkların, stadyumların ve evlerin bolluğunu yaşıyor.

İspanyol Olimpiyat Komitesi’ne göre, Madrid hali hazırda oyunlar için gerekli altyapının yüzde 80’ine sahip. Komite Başkanı Alejandro Blanco, “Bir şehir için hiçbir yatırım Olimpiyatlar kadar karlı değil. Kazancın büyük bir bölümü ekonomik olacak, ama tahmin edilmeyen kazanç ise imajımızın iyileştirilmesi olacak” diyor. Ekonomik kriz, rekor işsizlik ve bankaların Avrupa Birliği tarafından kurtarılması kadar uluslararası müsabakalarda yaşanan doping skandalları da İspanyolların imajını olumsuz yönde etkilemişti.

Kimi umutlu, kimi kuşkucu

Ancak Madridliler açısından imajdan ziyade ekonomik kazanç daha önemli. Belediye önünde yapılan Olimpiyat oyunları sunumunda da şehrin bu işten nasıl kazançlı çıkabileceği tartışıldı.

Orta yaşlı bir işletmeci olan ve işi olduğu için kendini şanslı sayan Paul Saez, “Olimpiyatlar bize daha çok iş olanağı sağlayacak olsa bile bu kesinlikle belli bir süreliğine olacak. Kiralar artacak, büyük konserler düzenlenecek. Bizim paramızla. Ve hükümet de bu yüzden sağlık ve eğitim gibi görevlerini erteleyecek” diyor. Saez, Madrid’in olimpiyat adaylığını bir oyalama taktiği olarak değerlendiriyor. Ona göre, hükümet krizine neden olan ve kamuoyunu rahatsız eden rüşvet skandalının üstü böylece örtülecek. Hükümetteki muhafazakar partinin tepedeki yöneticilerinin yıllardır inşaat firmalarından rüşvet aldığı ortaya çıkmıştı.

Ancak olimpiyat oyunlarının ekonomiyi canlandıracağı görüşünü dile getirenler de var. Dört dil konuştuğu halde işsiz olan Lourdes Komacker, “Olimpiyatların ev sahibi şehirler için iyi olduğunu düşünüyorum. Spor insanları bir araya getirebilir ve bizi iyi şeyler için mücadele etmeye sevk edebilir” diye konuşuyor.

Deutsche Welle Türkçe